Finans sektöründe
çalışan cinsiyet dağılımı yüzde 51’e yüzde 49 ile kadın çalışan oranının yüksek olduğu nadir sektörler arasında
yer alıyor. Ancak sektördeki üst pozisyonlarda bu oran yüzde 20’yi
bulmuyor. Aktif Bank’ta ise banka genelinde kadın-erkek çalışan
dağılımı sektörün geneliyle paralel olarak neredeyse yarı yarıya
olmakla beraber, üst yönetime de bu dağılımın taşındığı ender
bankalardan.
Şirketlerin büyümesi, gelişmesi, kazanç arttırımı
paralelinde toplumsal fayda sağlaması ve aslında büyük bir yapı
olabilmesi için gerekli olan kriterlerin değiştiği günümüzde; iş
yapış modelleri, üst yönetimde kadın- erkek çalışan oranında denge
veya kadından yana pozitif ayrımcılık, sürdürülebilirlik
gibi kavramlar ön plana çıkmaya başladı. Bu kriterler de şirketlerin
başarı oranlarını belirlemekte önemli rol oynuyor. Aktif Bank da bu
kriterler çerçevesinde başarı odaklı yol alan bir şirket olarak
sürdürülebilirlik ilkesinden ödün vermeden hareket ediyor. Geniş bir
çerçevede sunduğu hizmetlerle finansal kapsayıcılığını her geçen gün
artırarak finansal ürün ve hizmetlerin çok daha geniş
kitlelere ulaşması için çalışan Aktif Bank yenilikçi çözümleri ve
girişimci bakış açısıyla; ülkemiz, ekonomi ve toplum için fayda sağlayarak
kalıcı değerler yaratmayı hedefliyor. 24 yılı aşkın süredir faaliyet
gösteren Aktif Bank, benzeri olmayan bir iş modeline sahip. Bir
tarafta Türkiye’nin özel sermayeli en büyük yatırım bankası olarak
kurumsal ve yatırım bankacılığında uzmanlaşmış çözümleri; proje
finansmanı, yenilenebilir enerji projeleri, dış ticaret, emtia
finansmanı, uluslararası bankacılık gibi kulvarlarda müşterilerine
sunuyor; diğer tarafta ise kendisini ülkemizin en kapsamlı fintech
ekosistemine sahip olarak konumluyor. Bu kapsamda;
sigorta brokerliğinden portföy yönetimine, biletleme ve etkinlik
aracılığından ulaşım sistemlerine, uluslararası anlık para
transferinden fatura ödemeye, dijital bankacılıktan e-para kuruluşlarına
kadar zengin bir yelpazede hizmet veriyor.
“Bütünleşik düşünce yaklaşımına sahibiz”
Aktif Bank’ta iş modeli
altyapısını, bütünleşik düşünce yaklaşımı ve değer yaratma odağı
oluşturuyor. Bu düşünce yaklaşımında; insan, finansal bilgi,
ilişki, üretilmiş sermaye ve doğal sermaye gibi önemli varlıkları en
etkin şekilde kullanarak, ortaya koyulan değeri artırma
hedefiyle çalıştıklarını belirten Aktif Bank Genel Müdürü Ayşegül
Adaca Oğan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “İştiraklerimizin her biri
kendi alanında uzmanlaşmış ve lider konumda. Biz bu güçlü yapımızla
fintech ekosisteminin ilk lisanslı ödeme kuruluşlarını ve
en bütünleşik işleyen yapısını yönetiyoruz. Ekosistemimizin
kapsayıcılığını dijital servis kanallarımız, N Kolay dijital
bankamız ve Passo mobil uygulamamız başta olmak üzere; tüm
iştiraklerimizin servis modellerinde avantaja çevirerek
toplamda sektörün en verimli operasyonu olarak büyütüyoruz.”
Ekonomide Aktif
Kadınlar Projesi
Çevre, spor, kültür-sanat gibi alanlarda attığı sosyal sorumluluk
adımlarının yanı sıra yenilikçi projeleriyle de
sürdürülebilirlik anlayışını güçlendiren Aktif Bank, dar gelirli
kadınların sürdürülebilir gelir getirici faaliyetlerde bulunmasını
teşvik ettiği ve onları girişimcilik serüvenlerinde desteklediği
“Ekonomide Aktif Kadınlar” projesiyle, bugüne kadar finansal
sistem içerisinde yer almamış kadınları sisteme kazandırıyor.
Ekonomide Aktif Kadınlar projesinin en önemli amaçlarından biri,
bankacılık sistemine dahil olmayan, Türkiye Grameen Mikrofinans
Programı iş birliği ile ulaşılacak dar gelirli mikro girişimci kadınları
finansal sisteme ve ekonomiye kazandırmak. Aktif Bank’ın kurguladığı
mikro kredi projesiyle kadınların kredi skorlarını ve
finansal profillerini oluşturarak, bu mikrokredi sonrasında finansal
enstrümanlara ulaşması da kolaylaşmış olacak. Yaratılan bu finansman
ve projedeki iş ortağı global bilgi hizmetleri şirketi Experian
tarafından verilecek eğitimin de gücüyle, kadınların işlerine dair
donanımlarını artırmak, mikro girişimcilik serüveninde
başarıya ulaşmalarını kolaylaştırmak ve daha büyük girişimlere
atılmalarında onlara altyapı sağlamak amaçlanıyor.
Diğer yandan enerji sektöründeki deneyimlerinin verdiği güçle kendi tesisini
inşa etme adımları atan banka, böylece genel müdürlük, iştirakler ve
şubelerindeki tüm enerji ihtiyacını yenilenebilir kaynaklardan
sağlamayı hedefliyor. Sürdürülebilirlik stratejisini dört ana başlık
altında toplayan Aktif Bank, dijital bankacılık, finansal kapsayıcılık,
yenilenebilir enerji finansmanı ve coğrafi çeşitlilik kavramlarını
besleyen yenilikçi işlere önem veriyor.
Aktif Bank,
cinsiyetten bağımsız ve eşitlikçi bir istihdam sağlıyor
Ayşegül Adaca Oğan, Aktif Bank’ta herkesin cinsiyetinden bağımsız
olarak yetkinlikleri ve tecrübesi doğrultusunda değerlendirilerek
istihdam edildiğini söylüyor. Bugün bir kadının liderlik
ettiği Aktif Bank’ta üst yönetimde kadın erkek dengesinin yüzde 50-50
olmasının bunu ispatladığını belirten Ayşegül Adaca
Oğan, bankalarında her kademede görev alan kadınların, aynı zamanda
sosyal döngünün de önemli bir parçası olduklarının, toplumun kalkınmasına
büyük bir fayda sağladıklarının bilinciyle hareket ettiklerini vurguluyor.
Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının; ekonomik, sosyal, kültürel pek
çok alandaki eşitliği içinde barındırdığını ancak kadınların eşit şekilde
ekonomiye katılımı sağlanmadığında sürdürülebilir bir gelişimden de
bahsedilemediğini söyleyen Ayşegül Adaca Oğan sözlerine şunları da
ekliyor: “Birleşmiş Milletler’in ortaya koyduğu 17 Sürdürülebilir Kalkınma
Amaçları da bunu doğruluyor. Başlıklar arasında yer alan Toplumsal
Cinsiyet Eşitliği diğer 16 hedefi de derinden etkiliyor. Yoksulluğun
azaltılması, sağlığa erişim, insana yakışır işler, barış ve adalet gibi
hedeflere ulaşabilmek için toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamanın bir
zorunluluk olduğunu kabul etmeliyiz.”
Kültürel alandaki
yanlış algılar
Kadınların hem iş yaşamında hem de sosyal yaşamda daha etkin
olabilmesi için öncelikle kökleşmiş bazı yapısal durumların ve
toplumsal gerçeklerin gözden geçirilmesinin gerekliliğine vurgu yapan
Ayşegül Adaca Oğan, kültürel ve toplumsal alandaki
eksiklikleri, dayatmaları, geçmişten bugüne gelen yanlış algıları
gözden geçirmek ve baştan ele almak gerektiğini de ifade
ediyor. “Benzer şekilde iş yaşamını şekillendiren kamu ve şirket
uygulamalarını pozitif yönde yeniden ele almalıyız, bu konuda hala
gidilecek yolumuz olduğu görülüyor” şeklinde konuşan Adaca Oğan,
vurgulamak istediği diğer bir noktanın da kadınların aile yaşamında
yüklendiği ciddi sorumluluklar olduğunu dile getiriyor ve şöyle
devam ediyor: “Ben de bir anne olarak bunu çok iyi biliyorum. Çocuklarına
ve ailesine karşı sorumluluklarını hem doğası hem de kendisine atanan
rolü gereği, her şeyin önünde tutan bir kadın, en azından belli bir
dönem iş yaşamında da dezavantajlı duruma düşüyor. Kamu ve özel sektörde bu
bariyerleri aşmaya destek sağlayacak uygulamaların
yaygınlaştırılması, kurumların ve şirketlerin üst yönetim seviyesinde
daha fazla kadının yer alması amacıyla hedefler belirlenmesi ve
buna yönelik mecburi uygulamalar geliştirilmesi büyük önem taşıyor.”