İznik, bereketli toprakları ile birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve bu özelliğiyle toprağı tarih kokan bir kasaba. Tarihi dokusu ve güzelliklerinin yanı sıra çini sanatına da farklı ve kendine has özellikler ekleyen İznik bu zenginliğini, Bizans’tan Osmanlı’ya uzanan kadim tarihi boyunca, kadın elinin kattığı değerle çoğaltmıştır.
Bugün, İznikli Üreten Kadınlar Derneği de, aslında, tam olarak, gücünü tarihteki örneklerinden alarak yola çıkıyor. Bundan 1,5 yıl önce, Havva Candar önderliğinde hareket eden ve üreten İznik’in kadınları, ekonomide “Biz de varız!” diyor.
Günümüzde, iş dünyasının önde gelen birçok ismi, önemli ekonomistleri ve uluslararası düzeyde faaliyet gösteren örgütleri, “KADIN HAKLARI” ve “KADININ EKONOMİYE DAHA FAZLA DAHİL EDİLMESİ” gerektiği konularında ortaklaşıyor. Kadının daha güçlü olduğu toplumlar daha fazla sürdürülebilirlikten söz edebiliyor. Hem ekonomik hem de sosyal anlamda, kadınların önünü açan toplumlar, daima ön sıralarda yer alıyor.
İznik sokakları, medreseleri ve çini atölyeleri ile baştan aşağı bir tarih mirasına ev sahipliği yapıyor. İznik kadınları da bir araya gelerek hem bu tarihi değerlere sahip çıkıyor, unutulmaya yüz tutmuş sanatları ve zanaatları icra ediyor hem de emekleriyle, kendi ayaklarının üstünde durmanın keyfini yaşıyor. İznik’in güçlü kadınları, İznik Üreten Kadınlar Derneği çatısı altında üretiyor, satıyor ve güçleniyor.
Çalışmaları İznik ile de sınırlı kalmayan bu dayanışma hareketi, kardeş illerde, kardeş oluşumlarla bir araya gelip güçlerini birleştirerek, kadının sesini ve emeğini her alanda ve her coğrafyada duyurmaya kararlı.
En büyük desteği, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden aldıklarını söyleyen İznik’in Üreten Kadınları, İznik’te Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılması beklenen “Kadınlar Çarşısı”nın da İznik’e ve üreten kadınların bu dayanışma hareketine önemli katkıları olacağına inanıyorlar. En kısa sürede çarşılarına kavuşmayı bekliyorlar.
Kadınlar Üretiyor, Unutulmaya Yüz Tutmuş El İşleri Yeniden Trend Haline Geliyor
İznik’in adını dünyaya duyuran çini sanatı, kendine has motifleri ve özellikleri ile bugün İznikli kadınların ellerinde yeniden yorumlanıyor. Birbirinden güzel, el emeği göz nuru çini ve seramik ürünler, özellikle bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin en çok ilgisini çeken ürünler oluyor. Yanı sıra kadınlara umut olan bu topluluk, çeşitli kurumların üretime kadını dahil ettiği ve kadının kalkınmasına fırsat verdiği hareketleri de yakından takip ediyor ve İznik kadınlarına bu anlamda rehberlik ediyor.
Sütaş markasının başlattığı BUZU kampanyasına, İznikli Üreten Kadınların da katıldığını dile getiren Havva Candar, bu katılımlarının özellikle pandemi döneminde kadınlara epeyce destek olduğunu vurguluyor. Markaların, kadını ekonomiye dahil eden sosyal sorumluluk içeren hareketlerinin devam etmesinin hem topluma sağladığı faydaları hem de kadınların bu markalara olan güven ve aidiyet duygusunu pekiştirdiğini sözlerine ekliyor. Böyle dost markalarımızın sayısın artmasını yürekten istediklerini ve bu sayede ekonominin içinde daha çok yer almayı hedeflediklerini dile getiriyor.
İznik Üreten Kadınlar Derneği kadınları, bazı geri dönüşümlü ürünler ile çevreye duyarlılığını da ortaya koyuyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi için de önemli adımlar atmış bulunuyor. Yanı sıra imza attıkları KATEM projesi, Tursap ile kültür sanat turları da derneğin kadınlarının çok yönlü ve girişimci kişiliklerini ve kararlılıklarını ortaya koyuyor.
Yapılan bunca güzel iş, bir araya gelen böylesi güçlü ve güzel kadınlar, İznik’te başlattıkları dayanışma hareketini ve ürettikleri ürünleri dünyaya duyurmakta kararlı görünüyor.
Yorum Yazınİçerik hakkında ki düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.